Yeni Türk Ticaret Kanununa Göre Bağımsız Denetim

Yeni Türk Ticaret Kanununa Göre Bağımsız Denetim

6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu (TTK) birçok alanda olduğu gibi şirketlerin denetimi konusunda da köklü bir değişikliğe gitmiştir. Buna göre, anonim şirketin üç zorunlu organından biri olan denetim organı (murakıp) kaldırılmış ve yerine “bağımsız dış denetim” getirilmiştir. 6335 sayılı Kanun değişikliği ile tüm anonim ve limited şirketler için zorunlu kılınan bağımsız denetimin kapsamını belirleme yetkisi Bakanlar Kurulu’ na verilmiştir. Kurulun hazırladığı ve kamuoyuna açıkladığı Taslak karar metninde ise standartlar çok yukarıda tutulmak suretiyle anonim şirketlerin çok büyük bir kısmı belirtilen bağımsız denetimin dışında tutulmuştur. Ancak 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’ de yayımlanan “6455 sayılı Gümrük Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” un 80. maddesi ile TTK’ nın denetim ile ilgili olan 397. maddesine yeni fıkralar eklenmesi suretiyle daha önce bahsettiğimiz denetim dışına çıkarılmış olan Bakanlar Kurulu’ nun belirleyeceği bağımsız denetime tabi anonim şirketler dışında kalan tüm anonim şirketler denetim kapsamına alınmıştır. Buna göre; Denetime ilişkin usul ve esaslar ile bu değişiklik uyarınca denetim yapacak denetçilerin niteliklerine, uyacakları etik ilkelere, görev ve yetkilerine, seçilmelerine, görevden alınmalarına veya ayrılmalarına; denetimin ve denetim raporlarının içeriğine ve raporun genel kurula sunulmasına ilişkin hususlar Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca hazırlanan ve Bakanlar Kurulunca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. Kanunun denetçinin sorumluluğuna ilişkin hükümleri, bu fıkra uyarınca denetim yapacak denetçilere de kıyasen uygulanır. TTK m. 397/6’ nın açık lafzına göre: “Bu denetime tabi olduğu halde söz konusu denetimi yaptırmayanların finansal tabloları ve yönetim kurulu yıllık faaliyet raporu düzenlenmemiş hükmündedir.” Bu değişiklik ile tüm anonim şirketler bağımsız denetim kapsamına alınmış gibi görünse de, herhangi bir denetim standardına referans verilmeyip buna ek olarak da denetim usul ve esaslarının Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’ nca hazırlanıp, Bakanlar Kurulunca çıkarılacak yönetmelik ile belirlenecek olması denetimin tam bağımsız olmadığına işaret etmektedir. Bağımsız denetime tabi olacak şirketlerin belirlenmesi için ise Bakanlar Kurulu tarafından “Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Dair Karar” çıkarılmış ve bu karar 23.01.2013 tarih ve 28537 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Bu kararla birlikte anonim şirketlerin bağımsız denetime tabi olmaları için “üç ölçüt” getirilmiştir. Bunlar: 1- Aktif toplamı yüz elli milyon ve üstü Türk Lirası 2- Yıllık net satış hasılatı iki yüz milyon ve üstü Türk Lirası 3- Çalışan sayısı beş yüz ve üstü Tek başına veya bağlı ortaklıkları ve iştirakleriyle birlikte “bu üç ölçütten en az ikisini sağlayan şirketler” ile “Kararın ekindeki listede sıralanan ve özellikle finans sektörü ile ilişkili anonim şirketler” bağımsız denetime tabi olacaklardır Şirketler, bu Kararda belirtilen üç ölçütten en az ikisinin sınırlarını art arda iki hesap döneminde aşmaları durumunda müteakip hesap döneminden itibaren bağımsız denetime tabi olur. Bağımsız denetime tabi şirketler, söz konusu ölçütlerden en az ikisine ait sınırların art arda iki hesap döneminde altında kalmaları ya da bir hesap döneminde söz konusu ölçütlerden en az ikisinin sınırlarının yüzde yirmi veya daha fazla altında kalmaları durumunda, müteakip hesap döneminden itibaren bağımsız denetim kapsamından çıkarılır. Denetime tâbi anonim şirketlerde denetimin hangi esaslara dayalı olarak yapılacağı ise 26.12.2012 tarih ve 28509 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış Bağımsız Denetim Yönetmeliği’nce belirlenir. Ancak buna ek olarak, denetime ilişkin düzenlemeler, Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları ile bu Toplantılarda Bulunacak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Temsilcileri Hakkında Yönetmelik’ te de bulunur. Bu yönetmeliğe göre, denetime tabi olan şirketlerin genel kurul toplantılarına denetçinin de katılımı gerekmektedir. Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile ise denetimin nasıl yapılacağı düzenlenir. Denetçi, bağımsız denetim yapmak üzere yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir unvanını taşıyan ve Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunca yetkilendirilen kişiler ve/veya ortakları bu kişilerden oluşan sermaye şirketi olabilir. Denetçi, şirket genel kurulunca; topluluk denetçisi, ana şirketin genel kurulunca seçilir. Denetçinin, her faaliyet dönemi ve her hâlde görevini yerine getireceği faaliyet dönemi bitmeden seçilmesi şarttır. Seçimden sonra, yönetim kurulu, gecikmeksizin denetleme görevini hangi denetçiye verdiğini ticaret siciline tescil ettirir ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi ile internet sitesinde ilan eder. (TTK m. 399/1) Seçilen denetçiden denetleme görevi, sadece başka bir denetçi atanmışsa geri alınabilir. Bunun haricinde, denetçi görevinden ancak mahkeme kararıyla alınabilir. Bağımsız denetçi denetleme sözleşmesini, sadece haklı bir sebep varsa veya kendisine karşı görevden alınma davası açılmışsa feshedebilir. TTK m. 400’ ün açık lafzı uyarınca, yeminli mali müşavir, serbest muhasebeci mali müşavir ve/veya sermaye şirketi ve bunların ortaklarından biri ve bunların ortaklarının yanında çalışan veya bu cümlede anılan kişilerin mesleği birlikte yaptıkları kişi veya kişiler; a)Denetlenecek şirkette pay sahibiyse, b) Denetlenecek şirketin yöneticisi veya çalışanıysa veya denetçi olarak atanmasından önceki üç yıl içinde bu sıfatı taşımışsa, c) Denetlenecek şirketle bağlantısı bulunan bir tüzel kişinin, bir ticaret şirketinin veya bir ticari işletmenin kanuni temsilcisi veya temsilcisi, yönetim kurulu üyesi, yöneticisi veya sahibiyse ya da bunlarda yüzde yirmiden fazla paya sahipse yahut denetlenecek şirketin yönetim kurulu üyesinin veya bir yöneticisinin alt veya üst soyundan biri, eşi veya üçüncü derece dâhil, üçüncü dereceye kadar kan veya kayın hısımıysa, d) Denetlenecek şirketle bağlantı hâlinde bulunan veya böyle bir şirkette yüzde yirmiden fazla paya sahip olan bir işletmede çalışıyorsa veya denetçisi olacağı şirkette yüzde yirmiden fazla paya sahip bir gerçek kişinin yanında herhangi bir şekilde hizmet veriyorsa, e) Denetlenecek şirketin defterlerinin tutulmasında veya finansal tablolarının düzenlenmesinde denetleme dışında faaliyette veya katkıda bulunmuşsa, f) Denetlenecek şirketin defterlerinin tutulmasında veya finansal tablolarının çıkarılmasında denetleme dışında faaliyette veya katkıda bulunduğu için (e) bendine göre denetçi olamayacak gerçek veya tüzel kişinin veya onun ortaklarından birinin kanuni temsilcisi, temsilcisi, çalışanı, yönetim kurulu üyesi, ortağı, sahibi ya da gerçek kişi olarak bizzat kendisi ise, g) (a) ilâ (f) bentlerinde yer alan şartları taşıdığı için denetçi olamayan bir denetçinin nezdinde çalışıyorsa, h) Son beş yıl içinde denetçiliğe ilişkin meslekî faaliyetinden kaynaklanan gelirinin tamamının yüzde otuzundan fazlasını denetlenecek şirkete veya ona yüzde yirmiden fazla pay ile iştirak etmiş bulunan şirketlere verilen denetleme ve danışmanlık faaliyetinden elde etmişse ve bunu cari yılda da elde etmesi bekleniyorsa denetçi olamaz. On yıl içinde aynı şirket için toplam yedi yıl denetçi olarak seçilen denetçi üç yıl geçmedikçe denetçi olarak yeniden seçilemez. Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu bu süreleri kısaltmaya yetkilidir. Denetçi, denetleme yaptığı şirkete, vergi danışmanlığı ve vergi denetimi dışında, danışmanlık veya hizmet veremez, bunu bir yavru şirketi aracılığıyla da yapamaz. Bağımsız Denetim Sözleşmesi, Bağımsız Denetim Yönetmeliği’nin 29 uncu maddesi uyarınca, bağımsız denetim kuruluşu veya bağımsız denetçi ile denetlenen işletme arasında yazılı olarak düzenlenmelidir. Bu sözleşmenin geçerli olabilmesi için ise asgari olarak bazı zorunlu unsurları içermesi gerekmektedir. Bu zorunlu hususlar: Sözleşmenin dayanağını teşkil eden genel kurul kararı veya mahkeme kararının tarih ve sayısı, Denetimin amacı, kapsamı ve dönemi ile varsa özel nedenleri, Denetim konusu ve kıstası, Denetimin başlangıç ve bitiş tarihleri ile raporun teslim tarihi, Tarafların sorumlulukları, Mesleki sorumluluk sigortası yapılacağına ilişkin hüküm, Denetimin TDS’ ye ve ilgili mevzuata uygun olarak yürütüleceği ve tamamlanacağı hususuna yer veren hüküm, Denetimle ilgili olarak istenen her türlü kayıt, doküman ve diğer bilgilere sınırsız bir şekilde erişimin sağlanacağına yer veren hüküm, Denetim ekibinde yer alan denetçilerin, yedekleri de dahil olmak üzere isim ve unvanları, öngörülen çalışma süreleri ve her biri için uygun görülen ücret tutarının ayrıntılı dökümü ile toplam denetim ücreti, Sorumlu denetçi ve yedeğinin denetim raporunu denetim kuruluşu adına imzalamaya yetkili olduğuna ilişkin hüküm, Denetlenen işletmenin, rapor tarihinden sonra ancak finansal tabloların veya yıllık faaliyet raporunun ilan tarihinden önce gerçekleşen ve bunları etkileyecek olaylardan denetçiyi haberdar etmekle yükümlü olduğu, Sözleşmenin ancak mevzuat uyarınca feshedilebileceğine ilişkin hüküm. Sözleşmede, denetim hizmeti dışında başka bir hizmet yapılması öngörülemez; denetim ücretinin ödenmesi denetim hizmeti dışında başka bir şarta bağlanamaz. DEĞER HUKUK BÜROSU Av. Heybet DEĞER